Nesrin Yetkin
https://tr.123rf.com/photo_17688432_birbirine-herkesin-e%C5%9Fit-farkl%C4%B1-cinsel-y%C3%B6nelim- insanlar%C4%B1n-%C3%A7iftler-temsil-trafik-i%C5%9Fareti.html |
‘Bedensel
cinsiyetimiz’ doğuştan belirlenir. Hepimiz kadın ya da erkek cinsel organları ile
doğarız. Tek istisna nadir görülen hermafroditlerdir. İlk çocukluk yaşlarında ‘cinsel
kimliğimiz’ gelişir, “Ben kadınım” ya da “Ben erkeğim” duygumuz oluşur. Bunun
istisnası da gene nadir olan cinsel kimlik farklılıklarıdır. Ergenlikten itibaren
de ‘cinsel yönelimimiz’ belirginleşir. Kendimize kendi cinsimizden birini
cinsel eş olarak istiyorsak eşcinsel, karşı cinsten birini istiyorsak
heteroseksüel, her ikisini de istiyorsak biseksüel oluruz. Bu üç cinsel yönelim de birbirine eşdeğerdir ve hiçbiri psikiyatride, en
az 30 yıldır hastalık ya da bozukluk olarak kabul edilmiyor. Ayrıca cinsellikle
ilgili bu üç temel kavram, bedensel cinsiyet, cinsel kimlik ve cinsel yönelim,
kişilerin istemli olarak seçtikleri değil, karşı karşıya kaldıkları durumlardır.
Hiçbirimiz kadın ya da erkek olarak doğmayı
seçemeyeceğimiz gibi, cinsel yönelimimizi de seçemeyiz. Eşcinsel yönelim,
keyfî, ahlaki veya istemli bir seçim değildir, aynen heteroseksüel yönelim gibi
bir durumdur.
Önyargıları Değiştirmek
Toplumsal önyargılar,
özellikle cinsellikle ilgili olanlar, doğru bilgilendirme olsa bile, çok yavaş
ve güç değişir. Üstelik yanlış bilgilerle pekişmesi ne yazık ki daha yaygındır. Homofobiyi, eşcinselliğe, eşcinsellere
karşı yanlış ve eksik bilgilenmeden kaynaklanan, genellemelere dayanan, yeni
bilgi ve anlayışlarla karşılaşıldığında değişmeye açık olmayan, olumsuz veya düşmanca tutum, bir önyargı olarak tanımlayabiliriz.
Cinsel yönelim
nedeniyle ayrımcı davranışların temelinde homofobik inanışlar, önyargılar vardır.
Homofobik inanışlar da tüm önyargılar gibi toplumun her kesiminde, öğretmenlerde,
psikologlarda, doktorlarda, psikiyatristlerde, medya üyelerinde, hukukçularda, politikacılarda
yaygındır ve değişime dirençlidir. Mesleğimiz
ve cinsel yönelimimiz ne olursa olsun, hepimiz az ya da çok homofobiğiz. Çünkü
hepimiz eşcinselliğe karşı olumsuz değer yargılarının yaygın olduğu bir
toplumda yetiştik. Hepimiz bu homofobinin izlerini düşüncelerimizden,
duygularımızdan ve belki de en önemlisi dilimizden temizlemek zorundayız.
Toplumun bilgilenmesinde rol oynayan tüm profesyoneller bu işlevi yerine
getirirken doğru bilgiler vererek önyargıların kırılmasına yardım edebileceği
gibi, yanlış bilgiler vererek ya da farkında olmadan verdiğinyanlış mesajlarla,
önyargıların pekişmesine, sürmesine de neden olabilir. Oysa, eşcinsel/biseksüel bireylerin sorunları, eşcinsel
olmalarından değil, eşcinselliği normalize edemeyen, ötekileştiren bir sistem
içinde yaşıyor olmalarından kaynaklanır.
https://lunarpsikoterapimerkezi.wordpress.com/2016/01/19/lgbt-terapi/ |
Dr. Nesrin Yetkin
CETAD: Cinsel Eğitim, Tedavi ve Araştırma
Derneği
Kaynak: www.cetad.org.tr
Aktaran Kaynak: Aksu Bora, 4. Ünite, Sosyal Bilimlerde Temel Kavramlar, Anadolu Üniversitesi Yayınları, 2012, s.101-102
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder