Çarşamba, Haziran 21, 2017

Cinsel Yönelim ve Cinsel Yönelim Ayrımcılığı

Nesrin Yetkin
https://tr.123rf.com/photo_17688432_birbirine-herkesin-e%C5%9Fit-farkl%C4%B1-cinsel-y%C3%B6nelim-
insanlar%C4%B1n-%C3%A7iftler-temsil-trafik-i%C5%9Fareti.html
‘Bedensel cinsiyetimiz’ doğuştan belirlenir. Hepimiz kadın ya da erkek cinsel organları ile doğarız. Tek istisna nadir görülen hermafroditlerdir. İlk çocukluk yaşlarında ‘cinsel kimliğimiz’ gelişir, “Ben kadınım” ya da “Ben erkeğim” duygumuz oluşur. Bunun istisnası da gene nadir olan cinsel kimlik farklılıklarıdır. Ergenlikten itibaren de ‘cinsel yönelimimiz’ belirginleşir. Kendimize kendi cinsimizden birini cinsel eş olarak istiyorsak eşcinsel, karşı cinsten birini istiyorsak heteroseksüel, her ikisini de istiyorsak biseksüel oluruz. Bu üç cinsel yönelim de birbirine eşdeğerdir ve hiçbiri psikiyatride, en az 30 yıldır hastalık ya da bozukluk olarak kabul edilmiyor. Ayrıca cinsellikle ilgili bu üç temel kavram, bedensel cinsiyet, cinsel kimlik ve cinsel yönelim, kişilerin istemli olarak seçtikleri değil, karşı karşıya kaldıkları durumlardır. Hiçbirimiz kadın ya da erkek olarak doğmayı seçemeyeceğimiz gibi, cinsel yönelimimizi de seçemeyiz. Eşcinsel yönelim, keyfî, ahlaki veya istemli bir seçim değildir, aynen heteroseksüel yönelim gibi bir durumdur.

Önyargıları Değiştirmek
Toplumsal önyargılar, özellikle cinsellikle ilgili olanlar, doğru bilgilendirme olsa bile, çok yavaş ve güç değişir. Üstelik yanlış bilgilerle pekişmesi ne yazık ki daha yaygındır. Homofobiyi, eşcinselliğe, eşcinsellere karşı yanlış ve eksik bilgilenmeden kaynaklanan, genellemelere dayanan, yeni bilgi ve anlayışlarla karşılaşıldığında değişmeye açık olmayan, olumsuz  veya düşmanca tutum, bir önyargı olarak tanımlayabiliriz.

Cinsel yönelim nedeniyle ayrımcı davranışların temelinde homofobik inanışlar, önyargılar vardır. Homofobik inanışlar da tüm önyargılar gibi toplumun her kesiminde, öğretmenlerde, psikologlarda, doktorlarda, psikiyatristlerde, medya üyelerinde, hukukçularda, politikacılarda yaygındır ve değişime dirençlidir. Mesleğimiz ve cinsel yönelimimiz ne olursa olsun, hepimiz az ya da çok homofobiğiz. Çünkü hepimiz eşcinselliğe karşı olumsuz değer yargılarının yaygın olduğu bir toplumda yetiştik. Hepimiz bu homofobinin izlerini düşüncelerimizden, duygularımızdan ve belki de en önemlisi dilimizden temizlemek zorundayız. Toplumun bilgilenmesinde rol oynayan tüm profesyoneller bu işlevi yerine getirirken doğru bilgiler vererek önyargıların kırılmasına yardım edebileceği gibi, yanlış bilgiler vererek ya da farkında olmadan verdiğinyanlış mesajlarla, önyargıların pekişmesine, sürmesine de neden olabilir. Oysa, eşcinsel/biseksüel bireylerin sorunları, eşcinsel olmalarından değil, eşcinselliği normalize edemeyen, ötekileştiren bir sistem içinde yaşıyor olmalarından kaynaklanır.
https://lunarpsikoterapimerkezi.wordpress.com/2016/01/19/lgbt-terapi/
Dr. Nesrin Yetkin
CETAD: Cinsel Eğitim, Tedavi ve Araştırma Derneği

Kaynak: www.cetad.org.tr 

Aktaran Kaynak:  Aksu Bora, 4. Ünite,  Sosyal Bilimlerde Temel Kavramlar, Anadolu Üniversitesi Yayınları, 2012, s.101-102

Hiç yorum yok: