Cuma, Nisan 23, 2021

Masalları Didiklemek: 1. Nardaniye Hanım (Feminist Bir Gözle Analiz Denemesi)


1969 yılında yayımlanmış
Toplumsal cinsiyet, "kadın" ve "feminizm" üzerine çalışanların baştacı masallarından ilkini aşağıya aldım. Adı da duyulmamış bir şey: Nardaniye Hanım.

Masal oldukça tanıdık; Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler masalını hatırlatan karakterler ve eylemler bu masalda sürpriz bir şekilde karşımıza çıkıyor. Pamuk Prenses, Grimm kardeşlerin derlediği/yazdığı (kendi tarzlarında yeniden yazdıklarını biliyoruz) bir masal. Nardaniye Hanım masalı, Grimm Kardeşlerin masalından çok daha sonra yayımlanmış yani "öncü" masalımız Pamuk Prenses...  Bu benzerliğin nedeni ilginç bir araştırma konusu, ama benim burada üzerinde durmak istediğim nokta; masal evrenindeki karakterlerin başlarından geçen olayları Feminist bakış açısıyla incelemek, çözümlemek, eleştirmek, sorgulamak  ve bugün için kendimize nasıl sonuçlar çıkartabileceğimizi bulmak. 

Bazı yazarlar (daha çok Feministler) bu masalları Feminist bir gözle yeniden yazmak ve toplumun geleneksel yapısının içine sokarak (bu kısa dönemde mümkün olmayacak bir şey) geleneksel kadın imgesine karşı "yeni bir kadın imgesi" (bu konuda da çok farklı görüşler var) üreterek, kültürel dönüşüme katkıda bulunacaklarını düşünüyor ve bunu bir mücadele biçimi olarak görüyorlar. 

Belki...

Ben masalın  biçiminin, üslubunun, dilinin, özünün bozulmasından hoşlandığımı söyleyemeyeceğim. Yapılan değişikliklerin (eğer yapılacaksa) masalın diline (masalsı dil ve o masal tadı...) zarar vermeden yapılması gözetilen birinci koşul olmalı. Bu konuda da farklı görüşler var. Aşağıya derlemesini aldığım Boratav da masal anasının anlattığı gibi yazmaktan yanaydı. Nitekim aşağıdaki masalı okurken bu yaklaşımı somut olarak hissediyoruz. Yine de anlatıcının anlattığı gibi (sahne performansı olarak düşünelim) aynen yazıya geçirmenin mümkün olmadığını da kabul etmemiz gerekir. 

Düşünmek, tartışmak gereken bir konu olarak bunları not ediyorum. Ama ilk planda mutlaka yapılması gerekenin; masalların Feminist bakış açısıyla analizi olduğu açıktır. Zaten bu yapılmadan yeniden üretme aşamasına geçilemez, geçilmemeli.

Bunun için hem her masala özgü sorular hem de  genelleştirilmiş, yapılandırılmış (yapısalcılık değil) analiz tabloları yapmak gerekir. 

Nardaniye Hanım'a özgü olmayan (genel) ve özel sorular hazırlayıp masalın sonuna ekledim. 

Analiz etmeyi deneyelim. Düşünelim, tartışalım... DK


Nardaniye Hanım

Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde . . . Bir adamcağız varmış. Bunun bir tane, on iki on üç yaşlarında, kıymetli bir kızı varmış. Kızın anası ölmüş.

Babası, "Kimi alayım, kimi alayım?" diye düşünür dururmuş.