KADINLAR
SAHNESİ EĞİTİMSEN-İst3
Oyuncular
Pelin ve Anı Tüccarı’nın
dansı: Damla KUKUL
Ece ve II. Cin: Ekin KUKUL
Deniz: Gül Ersürmeli Yılmaz
Senem: Melisa Çakmak
Firaz: Nurcan Sonuç
Zelve ve Anı Tüccarı: Sebir YURTSEVEN
Maya ve I. Cin: Yıldız AYYILDIZ
Yazan ve yöneten: Dilara KAHYAOĞLU
Sesler
Maya’nın büyükbabasının sesi:
Atilla Çakmak
Maya’nın anneannesinin sesi:
İnci Çakmak
Küçük Maya’nın sesi: Dicle Yılmaz
Ece’nin annesinin sesi: Özlem Yavuz
Küçük Ece’nin sesi: Türkü Yavuz
Amcanın sesi: Atilla Yılmaz
Erkek Firaz’ın sesi: Haluk Soran
Erkek Firaz’ın annesinin
sesi: Kıymet Yıldırımer
Firaz’ın annesinin sesi: Dilek Ersoy
Işık, fotoğraf ve müzik: Zeki Hasanusta, Hasan Tahsin Özkaya
Kamera: Ozan Aslaner, Fulya Görer
Afiş, cinlerin maske ve
kostümleri: Damla Kukul
Suflör:Bülent Akdağ
Müzik: Arto Tunçboyacıyan
-
Ufak Eller
-
Onu Alma Beni Al
Zeki Müren
-
Sevgimizin Aşkımızın Üstünden
OYUN ÜZERİNE NOTLAR
Bir zamanlar TRT
ekranlarında oynayan bir dizi vardı: KÖKLER… O dizide yazar Alex Haley kendi
köklerinin peşinde Afrika’ya dek giderek trajik geçmişini açığa çıkartıyordu. Köklerini
arayan insanların var olabileceği gerçeği, siyah insanları veya “Kökler”
dizisini düşündüğümüzde mantıklı gelirdi o yaşlarda ve o dönemde bizlere… Oysa
aynı durumun hemen yanı başımızda, hemen dibimizdeki evde veya kendi evimizde
yaşanıyor olabileceği aklımıza bile gelmezdi.
Onlarca savaş, göç,
tehcir, katliam yaşamış ülkemizde de aynı arayış sürüyor olmasın sakın…
Köklerini arayan insanlar… Hala arayanlar… Üstelik Alex Haley’den daha şanslı
sayabiliriz kendimizi. Büyük felaketlerin üzerinden 100 yıl geçmedi daha veya
henüz geçti…
Gün geldi, devran değişti,
sis perdesi aralanmaya başladı. Gizli, kilitli sandıklar açıldı, yüzyıllık
kokular ortalığa saçıldı.
Bu oyun bu tür bir
arayışın izini sürüyor. Ama o kökleri bulmak kolay değil. Öylesine derine
gömülmüş ki o anılar; silinmiş, yok olmuş, yok edilmiş… Kimlikler
değiştirilmiş, kayıtlar ya tutulmamış ya da yeniden yaratılmış, icat
edilmiş.
Bazen tek kaynak insan
hafızası, kuşaktan kuşağa aktarılan öyküler, gizlice aktarılan, fısıltılarla
iletilen öyküler. “SESLER VE KOKULAR”la hatırlanan anılar.
Öyle değil midir?
Çocukluğumuzdan kalan bir koku hatırlarız, o koku tüm hücrelerimizi harekete
geçirerek bize o “anı” hatırlatmaya çalışır. Oyundaki kahramanlarımızda öyle
yapıyor: Sesler ve kokular duyuyorlar, onlar dipte kalmış anılarından kalan
tortulaşmış izler.
Ya rüyalar? Onlara rüya
deyip geçebilir miyiz? Ya onlar da su yüzüne çıkmamış anılarımızın parçaları
ise… Hele bir de anı tüccarı denilen bir KİŞİ ortaya çıksaydı ve rüyalarımızın
anlamını bize daha açık bir şekilde sunsaydı, iyi olmaz mıydı?
İnsana özgü koku var
mıdır? Bireye özgü bir koku yani, tıpkı bir parmak izi gibi… Neden olmasın.
Bilen bilir, herkes farklı kokar, herkes kokusundan tanır sevdiğini veya
yavrusunu. Eğer kokudan tanımak mümkün olsaydı daha mı kolay ulaşırdık
bilinmeze, köklerimize.
Ya bilip de anlatmıyorsak?
Bu bizi “suçlu” yapar mı? Peki ya “suç”, genetik olarak geçer mi?
Bütün bunların yanında
kadınlara özgü problemler. Özellikle yaşadığımız kimliklerle ilgili sorunlar…
Evet, hepsi bu oyunda… Tekmili
birden, “KOKULAR, SESLER VE HATIRALAR”DA
Hoşgeldiniz…
SAHNELER
I. PERDE
SAHNE
1: SESLER
HAYDARPAŞA
GARI’NDA: “Yolculuk başlıyor!”
SAHNE
2: RÜYALAR
KAYSERİ’DE
ESKİ BİR KONAK: “Hâlâ bekliyor!”
SAHNE
3: KOKULAR 1
TRENDE:
“Bu koku nedir?”
SAHNE
4: KOKULAR 2
KAYSERİ’DE
ESKİ BİR KONAK: “Bunca yıl sonra hatırladım!”
II. PERDE (Kayseri’de eski bir konak)
SAHNE
1: ANI TÜCCARI KEŞİFTE
“Ben
bir şey yapmadım! Suç genetik olarak geçer mi?”
SAHNE
2: YÜZLEŞME 1:
“Bu
evdekilerin söylenmesi gereken sırları var. Başka türlü huzura eremeyecekler.”
SAHNE
3: YÜZLEŞME 2:
“Küçüktüm
şimdi olsaydı yapmazdım bunu.” “Bunu bana neden söylemediniz?”
SAHNE
4:
YÜZLEŞME 3:
“Git
onun yanına seni kokundan tanıyacaktır.”
SAHNE
5: HATIRLAMAK BİLMEKTİR
“…affet
beni, bilip de söylememek, susmak…”
TEŞEKKÜR
Beşiktaş
Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Müdürü Elçin Önder’e, Afife Jale
Sahnesi Müdürü Şaziye Hanıma, sevgili arkadaşlarımız Cahit Ataş ve Elif
Ketenci’ye, İstanbul Eğitim Sen 3 Nolu Şube Yönetim Kuruluna en içten saygı ve
teşekkürlerimizi iletiriz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder